Hakkari - Bugün akşam saatlerinde Hakkari'nin Şemdinli İlçe merkezinde başlayan çatışmalar devam ederken, Şemdinli Dağ Komando Taburu içinde bulunan Asayiş binası ve Alay Komutanlığı içindeki kimi konutların alev aldığı belirtildi.
Tam bir aydır çatışmaların merkezi haline gelen Hakkari'nin Şemdinli İlçe kırsalının ardından, ilçe merkezine ulaşan şiddetli çatışmalar devam ediyor. Akşam saat 20.40 sularında İlçe Emniyet Müdürlüğü, Kaymakamlık, İlçe Jandarma Komutanlığı ile Tugay Komutanlığı'na yapılan saldırılar sonucu başlayan çatışma halen devam ediyor. İlçenin dört bir yanından silah sesleri gelirken, çatışmaların daha çok askeri binaların yoğunlukta olduğu Yeni Mahalle ve Beşevler Mahallesi'nde yoğunlaştığı bildirildi. Kılıç Mahallesi, Şemdinli Dağ Komando Taburu ve Şemdinli 34. Hudut Tugay Komutanlığı çevresinde de çatışmalar devam ederken, askeri binaların da alev almaya başladığı gelen bilgiler arasında.
Şemdinli Dağ Komando Taburu içinde bulunan Asayiş binası ve Alay Komutanlığı içindeki kimi konutların saldırı sonrası alev aldığı ve halen yandığı bildirildi. Yine Beşevler Mahallesi'nde bir aracın isabet alması sonucu Sabri Özel İlköğretim Okulu'nun arkasında bulunan bir uçuruma yuvarlandığı ileri sürülürken, AKP Şemdinli İlçe Başkanı Fikri Algül'ün evi önünde de patlama meydana geldi. Beşevler ve birçok askeri binanın bulunduğu Yeni Mahalle'de de birçok evin mermilerin hedefi olduğu kaydedildi.
Çatışmalar şiddetli bir şekilde devam ederken, savaş uçaklarının da bölgeye geldiği bildirildi. Yüksekova'dan Şemdinli'ye gönderilen kobra tipi helikopterler ilçe merkezinin etrafında turlarken, savaş uçakları ise ilçe merkezi üzerinden uçuşlar yapıyor.
Çatışmalarda ölü ya da yaralılar hakkında henüz bir bilgiye ulaşılmış değil.
23 Ağustos 2012 Perşembe
DHA kendi 'Şemdinli' haberini yalanladı
Amed - Doğan Haber Ajansı servisi koyduğu Şemdinli'de "iki tabura" saldırıda "5 PKK'linin öldürüldüğü" yönündeki haberini yalanladı.
Doğan Haber Ajansı abonelerine geçtiği notta, haberin kaynağından yalanlandığını bildirdi.
Doğan Haber Ajansı abonelerine geçtiği notta, haberin kaynağından yalanlandığını bildirdi.
Şemdinli ilçe merkezinde çatışma
HAKKARİ - Hakkari'nin Şemdinli ilçe merkezinde akşam saatlerinde çatışma çıktı. Yoğun silah seslerinin geldiği ilçede, sık sık jandarma ve polis karakolundan ateş açıldığı bildirildi.
Alınan bilgilere göre ilçede ilçe jandarma komutanlığı, asker lojmanları, polis karakolu, alay ve taburun olduğu alanlardan yoğun silah sesleri yükseliyor.
İlçe merkezindeki çatışmalara kobraların da katıldığı haber verilirken zaman zaman büyük patlama sesleri duyuluyor.
Alınan bilgilere göre ilçede ilçe jandarma komutanlığı, asker lojmanları, polis karakolu, alay ve taburun olduğu alanlardan yoğun silah sesleri yükseliyor.
İlçe merkezindeki çatışmalara kobraların da katıldığı haber verilirken zaman zaman büyük patlama sesleri duyuluyor.
Yüksekova’da askeri araç bir çocuğu ezdi
HAKKARİ - Şemdinli İlçesi'ne bağlı Derecik Beldesi'nde iki tabura yapılan saldırıda yaralanan askerlerin kaldırıldığı hastanede önlem almaya giden zırhlı bir aracın 8 yaşındaki bir çocuğa çarparak ağır yaralanmasına neden olduğu bildirildi.
Hakkari’nin Şemdinli İlçesi'ne bağlı Derecik (Rubarok) Beldesi'nde bulunan 2. Hudut Taburu ile Umurlu (Gırane) Karakolu'na HPG’liler tarafından düzenlenen saldırılarda yaralanan askerlerden 4’ü Yüksekova Devlet Hastanesi’ne sevk edildi.
Yaralı askerlerin getirildiği hastanede önlem almaya giden Akrep tipi zırhlı bir araç, 8 yaşındaki Muhsin İşleyen adlı çocuğa çarparak ağır yaraladı. İşleyen'in Van Devlet Hastanesi'ne sevk edildiği bildirildi.
Öte yandan, 2. Hudut Taburu ile Umurlu (Gırane) Karakolu'na gerillalar tarafından düzenlenen saldırıda en az 3 askerin öldüğü, çok sayıda askerin de yaralandığı bildirildi. Biri ağır 3 askerin helikopterle Hakkari Fatih Kışlası'na getirildikten sonra ambulanslarla Hakkari Askeri Hastanesi'ne kaldırıldığı öğrenilirken, Yüksekova Devlet Hastanesi'ne kaldırılan yaralı 4 askerden durumu ağır olan 2 askerin helikopterle Van Devlet Hastanesi'ne sevk edildiği bildirildi. Hastanede bir askeri yetkili ile doktorun konuşması sırasında "Çok sayıda yaralı asker var. Bunların bir bölümü, Hakkari bir bölümü ise Van'a gönderildi. Şehitleri ise netleştiremedik" dediği görüldü.
Hakkari’nin Şemdinli İlçesi'ne bağlı Derecik (Rubarok) Beldesi'nde bulunan 2. Hudut Taburu ile Umurlu (Gırane) Karakolu'na HPG’liler tarafından düzenlenen saldırılarda yaralanan askerlerden 4’ü Yüksekova Devlet Hastanesi’ne sevk edildi.
Yaralı askerlerin getirildiği hastanede önlem almaya giden Akrep tipi zırhlı bir araç, 8 yaşındaki Muhsin İşleyen adlı çocuğa çarparak ağır yaraladı. İşleyen'in Van Devlet Hastanesi'ne sevk edildiği bildirildi.
Öte yandan, 2. Hudut Taburu ile Umurlu (Gırane) Karakolu'na gerillalar tarafından düzenlenen saldırıda en az 3 askerin öldüğü, çok sayıda askerin de yaralandığı bildirildi. Biri ağır 3 askerin helikopterle Hakkari Fatih Kışlası'na getirildikten sonra ambulanslarla Hakkari Askeri Hastanesi'ne kaldırıldığı öğrenilirken, Yüksekova Devlet Hastanesi'ne kaldırılan yaralı 4 askerden durumu ağır olan 2 askerin helikopterle Van Devlet Hastanesi'ne sevk edildiği bildirildi. Hastanede bir askeri yetkili ile doktorun konuşması sırasında "Çok sayıda yaralı asker var. Bunların bir bölümü, Hakkari bir bölümü ise Van'a gönderildi. Şehitleri ise netleştiremedik" dediği görüldü.
Cemal Kavak'ın cenazesi İstanbul'a getirildi
İSTANBUL - Avusturya'nın İnsbruck şehrinde hayatına son veren Kürt siyasetçi Cemal Kavak'ın cenazesi İstanbul'a getirildi.
Avusturya'nın İnsbruck şehrinde hayatına son veren Kürt siyasetçi Cemal Kavak'ın cenazesi İstanbul Atatürk Havalimanı'na getirildi. Kavak'ın eşi ve çocukları da İstanbul'a gelirken, cenaze BDP İstanbul İl Örgütü Eşbaşkanları Asiye Kolçak ve Ali Rıza Bilgili, BDP PM üyeleri ile il ve ilçe örgütü üyeleri tarafından karşılandı. Kavak'ın cenazesi 19.30 uçağıyla Batman'a uğurlanacak.
Avusturya'nın İnsbruck şehrinde hayatına son veren Kürt siyasetçi Cemal Kavak'ın cenazesi İstanbul Atatürk Havalimanı'na getirildi. Kavak'ın eşi ve çocukları da İstanbul'a gelirken, cenaze BDP İstanbul İl Örgütü Eşbaşkanları Asiye Kolçak ve Ali Rıza Bilgili, BDP PM üyeleri ile il ve ilçe örgütü üyeleri tarafından karşılandı. Kavak'ın cenazesi 19.30 uçağıyla Batman'a uğurlanacak.
RSF'den Yeni Akit'e sert kınama!
BERLİN - Irkçı Yeni Akit gazetesinin gazeteci-yazarlar Ali Bayramoğlu, Cengiz Çandar ve Hasan Cemal'e yönelik sürdürdüğü linç kampanyası Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü (RSF) tarafından kınandı. Gazetenin son günlerde Yasemin Çongar'ı da hedef almaya başladığına dikkat çeken RSF, "Yeni Akit bu öldürücü linç ve karalama kampanyasına bir önce son vermeli" çağrısı yaptı.
Türk medyasında ırkçılığın bayraktarlığını bir süredir Yeni Akit gazetesi ve ona yakınlığıyla bilinen Habervaktim isimli internet sitesi yapıyor. Kürtleri, Ermenileri, Alevileri ve diğer azınlıkları hedef gösteren, karalayan ve aşağılayan bu iki yayın organı, son dönemlerde ise Kürt sorunun demokratik yollarla çözülmesini isteyen Ali Bayramoğlu, Cengiz Çandar ve Hasan Cemal gibi gazetecileri hedef tahtasına oturmuş durumda.
Geçtiğimiz Haziran ayında İngiltere'de düzenlenen, "Kürt sorununda çözüm arayışları" başlıklı paneldeki sözlerinden dolayı Ali Bayramoğlu için Yeni Akit gazetesi ve "Habervaktim" sitesi "Ermeni kökenli" ve "Ermeni tezlerini ırkçı bir saikle savunuyor" gibi ifadeleri kullanmıştı. En son senarist, oyuncu Meral Okay'ın ölüm haberini "O kadın öldü, camiye mi gidecek, fırına mı?" gibi nefret dolu bir başlığıyla dikkat çeken gazeteye tepkiler sürüyor.
Aralarında Cem Boyner, Ertuğrul Kürkçü, Halil Ergün, Hasan Cemal, Orhan Pamuk ve Osman Baydemir gibi isimlerin de bulunduğu çok sayıda kişi Bayramoğlu'na yönelik sözlerden dolayı Yeni Vakit hakkında suç duyurusunda bulunurken, Tanımayan Gazeteciler Örgütü (RSF) söz konusu iki sert şekilde uyardı.
Yeni Akit ve 'habervaktim' sitesinin Ali Bayramoğlu, Cengiz Çandar ve Hasan Cemal'e karşı başlattığı karalama kampanyasına son günlerde Yasemin Çongar'ı da eklediğine dikkat çeken RSF, "Böyle bir linçle Türkiye toplum arasındaki hoşgörü ve barış çabaları bloke edilmek isteniyor. Şimdiye kadar böyle kampanyaların ne kadar zararlı olduğunu gördük" ifadesini kullandı.
Linç kampanyasından dolayı söz konusu gazetecilerin can güvenliğinin de tehlikede olduğunu bildiren RSF yazılı açıklamasında Yeni Akit'e ise şu çağrıyı yaptı: "Basın ahlak kurullarıyla bağdaşmayan bu öldürücü kampanya bir an önce sona ermeli."
Türk medyasında ırkçılığın bayraktarlığını bir süredir Yeni Akit gazetesi ve ona yakınlığıyla bilinen Habervaktim isimli internet sitesi yapıyor. Kürtleri, Ermenileri, Alevileri ve diğer azınlıkları hedef gösteren, karalayan ve aşağılayan bu iki yayın organı, son dönemlerde ise Kürt sorunun demokratik yollarla çözülmesini isteyen Ali Bayramoğlu, Cengiz Çandar ve Hasan Cemal gibi gazetecileri hedef tahtasına oturmuş durumda.
Geçtiğimiz Haziran ayında İngiltere'de düzenlenen, "Kürt sorununda çözüm arayışları" başlıklı paneldeki sözlerinden dolayı Ali Bayramoğlu için Yeni Akit gazetesi ve "Habervaktim" sitesi "Ermeni kökenli" ve "Ermeni tezlerini ırkçı bir saikle savunuyor" gibi ifadeleri kullanmıştı. En son senarist, oyuncu Meral Okay'ın ölüm haberini "O kadın öldü, camiye mi gidecek, fırına mı?" gibi nefret dolu bir başlığıyla dikkat çeken gazeteye tepkiler sürüyor.
Aralarında Cem Boyner, Ertuğrul Kürkçü, Halil Ergün, Hasan Cemal, Orhan Pamuk ve Osman Baydemir gibi isimlerin de bulunduğu çok sayıda kişi Bayramoğlu'na yönelik sözlerden dolayı Yeni Vakit hakkında suç duyurusunda bulunurken, Tanımayan Gazeteciler Örgütü (RSF) söz konusu iki sert şekilde uyardı.
Yeni Akit ve 'habervaktim' sitesinin Ali Bayramoğlu, Cengiz Çandar ve Hasan Cemal'e karşı başlattığı karalama kampanyasına son günlerde Yasemin Çongar'ı da eklediğine dikkat çeken RSF, "Böyle bir linçle Türkiye toplum arasındaki hoşgörü ve barış çabaları bloke edilmek isteniyor. Şimdiye kadar böyle kampanyaların ne kadar zararlı olduğunu gördük" ifadesini kullandı.
Linç kampanyasından dolayı söz konusu gazetecilerin can güvenliğinin de tehlikede olduğunu bildiren RSF yazılı açıklamasında Yeni Akit'e ise şu çağrıyı yaptı: "Basın ahlak kurullarıyla bağdaşmayan bu öldürücü kampanya bir an önce sona ermeli."
AKP İlçe Başkanı imzalanan protokolle serbest bırakıldı
SİNAN CUDİ -Behdinan - HPG gerillaları tarafından 2 Temmuz günü gözaltına alınan AKP Van Gürpınar ilçe Başkanı Hayrullah Tanış serbest bırakıldı. Tanış, HPG ile Tanış’ı almaya gelen İHD ve Mazlum-Der temsilcileri arasında imzalanan protokol ardından serbest bırakıldı.
İki aya yakın bir süredir gerillaların elinde bulunan AKP’li Van Gürpınar İlçe Başkanı Hayrullah Tanış kalabalık bir heyetin gözetiminde ailesine teslim edildi. Sabah saatlerinde gerillaların denetimindeki Medya Savunma Alanları’na Tanış’ı almak üzere gelen heyette, İHD Van Şube Başkanı Ömer Işık, İHD Van Şube Yönetim Kurulu Üyesi Ali Gezer, Mazlumder Van Şube Başkanı Fuat Değer, Mazlumder Genel Başkan Yardımcısı Recep Karagöz, Mazlumder Yönetim Kurulu Üyeleri Av. Selahattin Çoban, Abdurrahim Semavi, Hayrullah Tanış’ın kardeşi Bekir Tanış ve amcaoğlu Hüsnü Tanış yer aldı.
İki aya yakın bir süredir gerillaların elinde bulunan AKP’li Van Gürpınar İlçe Başkanı Hayrullah Tanış kalabalık bir heyetin gözetiminde ailesine teslim edildi. Sabah saatlerinde gerillaların denetimindeki Medya Savunma Alanları’na Tanış’ı almak üzere gelen heyette, İHD Van Şube Başkanı Ömer Işık, İHD Van Şube Yönetim Kurulu Üyesi Ali Gezer, Mazlumder Van Şube Başkanı Fuat Değer, Mazlumder Genel Başkan Yardımcısı Recep Karagöz, Mazlumder Yönetim Kurulu Üyeleri Av. Selahattin Çoban, Abdurrahim Semavi, Hayrullah Tanış’ın kardeşi Bekir Tanış ve amcaoğlu Hüsnü Tanış yer aldı.
PROTOKOL İMZALANDI
Hayrullah Tanış’ın serbest bırakılmasına ilişkin düzenlenen törende, HPG ile İHD ve Mazlum-Der yetkilileri arasında bir protokol imzalandı. Protokol, HPG adına Şahan Andok, İHD adına Van Şube Başkanı Ömer Işık, Mazlum-Der Adına Fuat Değer, Hayrullah Tanış ile kardeşi Bekir Tanış tarafından imzalandı.
Protokol şöyle;
“2 Temmuz 2012 tarihinde Van şehir merkezinde HPG gerillaları tarafından gözaltına alınan AKP Gürpınar ilçe başkanı Hayrullah Tanış İHD, Mazlumder ve aile bireylerinin gözetiminde serbest bırakılmıştır.
HPG gerillaları gözetiminde bulunduğu süre zarfında KCK adalet sistemi çerçevesinde gerekli olan idari ve hukuki işlemleri tamamlanarak serbest bırakılmıştır.
Geçen süre zarfında herhangi kötü bir muameleye ve onur kırıcı bir davranışa tabi tutulmamıştır.
Geçen süre zarfında herhangi kötü bir muameleye ve onur kırıcı bir davranışa tabi tutulmamıştır.”
'KCK HUKUK SÖZLEŞMESİNE GÖRE İDARİ VE HUKUKİ SÜREÇ SONUÇLANDIRILDI'
Hayrullah Tanış’ın serbest bırakılması töreninde HPG adına bir konuşma yapan Şahan Andok, basın mensupları ile insan hakları dernek temsilcilerini selamlayarak şunları söyledi:
“Bildiğiniz gibi 2 Temmuz günü van şehir merkezinde AKP Gürpınar ilçe başkanı Hayrullah Tanış güçlerimiz tarafından gözaltına alınmıştı. Kendileri yaklaşık iki aydır gerillalarımızın gözetiminde tutuklu bulunuyordu. Bu iki aylık süre zarfında KCK’nin hukuk sözleşmesine göre adalet sistemine göre gerekli idare ve hukuki süreç sonuçlandırılmış ve böylelikle bugün İHD ve Mazlum-Der yetkililerinin gözetiminde kendisini serbest bırakıyoruz. Hayrullah tanış iki aydır gözaltında bulunduğu süre zarfında herhangi bir kötü muameleye tabi tutulmamış, yine onur kırıcı bir davranışa tabi tutulmamıştır.”
'İYİ NİYET GÖSTERGESİ OLARAK DEĞERLENDİRİYORUZ'
HPG temsilcisi Şahan ardından Mazlum-Der Genel Başkan Yardımcısı Av. Selahattin Çoban da bir konuşma yaparak, insani bir görevi yerine getirmek üzere geldiklerini söyledi. Çoban konuşmasında şunları kaydetti:
“Değerli basın mensubu arkadaşlar, değerli STÖ temsilcileri. Bugün burada insani bir görevi gerçekleştirme adına STÖ örgütlerinin hakem rollerini ve elçilik vazifelerini yerine getirmek adına biz Van Gürpınar Ak parti ilçe başkanını almak üzere gelmiş bulunuyoruz. Çeşitli diyaloglar yaşadık, uzun görüşmeler sonunda bize serbest bırakacaklarını belirttiler ve sağ olsunlar bizi kabul ettiler. Biz yaşam hakkı ihlali doğmamış olması ve insanın yaşamının kutsallığı münasebetiyle kim olursa olsun hiç kimsenin özgürlüğünden mahrum kalmaması adına bu iki aylık alıkoymadan sonunda bırakılmasını bir iyi niyet göstergesi olarak değerlendiriyoruz. Bunu tüm tarafların, tüm toplumsal kesimlerin bu şekilde değerlendirmesi gerektiğini belirtiyoruz. Bugün inşallah biz Hayrullah Tanış beyle birlikte buradan ayrılacağız. Ancak kendisi de söz alacak, işin doğrusu biz buradaki diğer arkadaşlara da belirttik. Çağrımızı yineliyoruz, Diğer alıkonulan, gözaltında bulunan kişilerin de serbest bırakılması yönünde talebimiz var. Çünkü hem bize toplumsal baskı var, hem ailelerin baskısı var. Biz de STÖ temsilcileri olarak bu talebi yenileme ihtiyacı hissediyoruz. Yaşam hakkı ihlali doğmadan Hayrullah tanış’ı almak bizi sevindiriyor. İnşallah diğerleri de kısa bir sürede ailelerine kavuşur diyor, kendilerine teşekkür ediyoruz.”
'İNSAN HAKLARI NORUMLARINA GÖRE BİR SIKINTININ YAŞANMADIĞINI TEHİT EDİYORUZ"
İHD Van şube başkanı Ömer Işık ise yaptığı konuşmada, Tanış’ın serbest bırakılmasından duyduğu memnuniyeti dile getirerek HPG tarafından gözaltında tutulan diğer kişilerin de serbest bırakılması için duyarlılık çağrısında bulundu. Işık şunları söyledi: “Şöyle bir gerilere baktığımız zaman 02.07.2012 günü bir başvuru almıştık. Bu başvurunun akıbetinin ne olacağını bilmiyordum şahsen. Ve aradan geçen zaman zarfında her zaman çağrılarımız oldu. Bu çağrılarımız hem HPG militanları hem de kamuoyu nezdinde değer buldu. Biz bugün geldik, arkadaşımızı alıyoruz. Aldığımız bir duyum üzerine geldik ve duyumumuz da bugün gerçekleşti. Şu anda arkadaşımızı alıyoruz.
İnsan hakları normlarına göre arkadaşımızın herhangi bir sıkıntısı olmadığını kendileri bize teyit ettiler. Biz de insan hakları aktivistleri olarak bunu doğruluyoruz. Dün gelişimizin adını umuda yolculuk demişti. Bugün bu yolculuğumuzu inşallah gerçekleştiriyoruz. Yolumuza devam edeceğiz. Yalnız İHD ve Mazlum der ve Van Barosu olarak da çağrımız geride kalan alıkonulan insanların da hem devlet yetkilileri hem de HPG militanları nezdindeki insanların bu konuda duyarlı olmalarını talep ediyoruz. Çünkü bu acıyı diğer aileyi yaşıyor. Aileler travma yaşıyor. Bu konuda herkesin duyarlı olmasını bekliyoruz. Çok mutlu bir andır, teşekkür ederim.”
TANIŞ: HERHANGİ BİR İNSANLIK DIŞI MUAMELEYE MARUZ KALMADIM
Işık ardından, 2 aya yakındır HPG tarafından gözaltında tutulan Hayrullah Tanış konuştu.
Sözlerine, “Kıymetli basın mensupları değerli STÖ bu olaya duyarlı olduğunuz ve teşrif ettiğiniz için teşekkür ediyor, ailem ve kendi adıma şükranlarımı belirtiyorum” diyerek başlayan Tanış şunları ifade etti:
“Bildiğiniz gibi 2 aya yakın süredir 2 Temmuz günü gözaltına alındım. Bu geçen süreç içinde Sivil toplum örgütlerinin olaya çok duyarlı olduğunu takip ettim. Kendilerine de teşekkür ediyorum. Bu güzel davranışı diğer duyarsız kalmış sivil toplum örgütleri ve kendilerine toplumsal kitle örgütü diyenlere de örnek davranış olmasını bekliyorum. Bu tür davranışlar siyasetin önüne kilit vuruyor. Siyasete kelepçe vurmaktır. Bugün toplumsal sorunları gerekli yerlere taşımak siyasilerin sorumluluğundadır.
Gözaltında olduğum sürece herhangi bir insanlık dışı muameleye maruz kalmadığımı kamuoyu önünde belirtmek istiyorum.”
'YÖNETİMİMİZ TALEPLERİ DEĞERLENDİRECEKTİR'
Tanış ardından tekrar söz alan HPG temsilcisi Şahan Andok, insan hakları derneklerinin çabalarını takdir ettiklerini söyledi. Kürt sorunun çözümü başta olmak üzere insan hakları konularındaki duyarlılıklarının devamını beklediklerini belirten Andok, “Mevcut durumda kimi talepleri var. Yönetimimiz bu talepleri de değerlendirecektir. Kararı başta AKP olmak üzere iktidarın tutumu belirleyecektir. Geldiğiniz için teşekkür ediyoruz” dedi.
Konuşmalar ardından Hayrullah Tanış’ı teslim alan heyet bölgeden ayrılarak Van’a doğru yola çıktı.
Diyarbakır'da çok sayıda savaş uçağı havalandı
Amed - Diyarbakır Askeri Havaalanı 2. Taktik Hava Kuvvetleri Komutanlığı 8. Ana Jet Üssü'nde çok sayıda savaş uçağı kalkış yaptı.
Şemdinli’de iki tabur aynı anda vuruldu, çatışmalar sürüyor
HAKKARİ - Hakkari’nin Şemdinli İlçesi’nde gerillalar tarafından Ömurlu ve Derecik taburlarına aynı saatlerde düzenlenen saldırılarda en az 2 asker ölürken, çatışmaların devam ettiği bildirildi.
HPG gerillaları tarafından bugün saat 15.00 sıralarında Şemdinli’ye bağlı Omurlu 2'nci Hudut Tabur Komutanlığı ile 10 kilometre uzaktaki Derecik Jandarma Taburuna saldırı gerçekleştirildi. Omurlu taburu uzun namlulu silah, havan topu ve roketatarlarla vurulurken, Derecik Taburu havan toplarının hedefi oldu. Saldırılarda en az 2 asker ölürken, çok sayıda asker de yaralandı.
Yüksekova ve Şemdinli’den çok sayıda savaş helikopteri bölgeye hareket ederken, çatışmaların yer yer devam ettiği bildirildi.
HPG gerillaları tarafından bugün saat 15.00 sıralarında Şemdinli’ye bağlı Omurlu 2'nci Hudut Tabur Komutanlığı ile 10 kilometre uzaktaki Derecik Jandarma Taburuna saldırı gerçekleştirildi. Omurlu taburu uzun namlulu silah, havan topu ve roketatarlarla vurulurken, Derecik Taburu havan toplarının hedefi oldu. Saldırılarda en az 2 asker ölürken, çok sayıda asker de yaralandı.
Yüksekova ve Şemdinli’den çok sayıda savaş helikopteri bölgeye hareket ederken, çatışmaların yer yer devam ettiği bildirildi.
Demirtaş: Saldırılara karşı meşru savunma hakkımız var
Amed- BDP Eşgenel Başkanı Selahattin Demirtaş, Antep’teki bombalı saldırı ardından partilerinin hedef haline getirilmesine tepki gösterdi. BDP binalarına saldırılarla ilgili de, "Eğer AK Parti sözcülerinin emri ile hedef göstererek binalarımızı yakmaya devam edeceklerse meşru savunma hakkımız vardır" uyarısında bulundu. Yargıtay’ın açtığı incelemeye atıfta bulunan Demirtaş, “parçalanmış cesetler üzerine ayaklarını koyanlar hakkında soruşturma açtılar mı” diye sordu.
KCK adı altında yürütülen siyasi soykırım operasyonlarıyla baskılara maruz kalan BDP Siyaset Akademileri tüm engellere rağmen eğitim faaliyetini sürdürüyor. BDP Diyarbakır Siyaset Akademisi de bugün bir açılışla sonbahar eğitim devresini başlattı.
Açılışa BDP Eşgenel Başkanı Selahattin Demirtaş, BDP Milletvekileri Emine Ayna, Nursel Aydoğan, BDP il Başkanı Zübeyde Zümrüt’ün de aralarında bulunduğu çok sayıda kişi katıldı.
CENAZEDE SAF TUTANLAR SAVAŞI SAVUNANLARDI
Açılış öncesi bir basın açıklaması yapan BDP Eşgenel Başkanı Selahattin Demirtaş, Hükümetin hedef göstermesine rağmen Siyaset Akademileri’nin eğitimini sürdürdüğüne dikkat çekti. Halka ve aydınlara da akademilere sahip çıkma çağrısında bulundu.
Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Demirtaş, Antep’teki bombalı saldırının ardından partilerinin hedef haline getirilmesine tepki gösterdi.
BDP olarak her zaman çözüm için çaba harcadıklarına dikkat çeken Demirtaş, kışkırtmalar nedeniyle Antep’teki cenaze törenine katılamadıklarını söyledi. “Katliamla ilgili tavrımızı ortaya koyduk. Dün hem cenazede hem de taziyede bulunabilecek yüzü olan tek parti BDP idi. Orada o cenazede saf tutanlardan hangisi barışçıl çözümü BDP kadar savunabildi? O cenazede saf tutanların tamamı savaşı savunanlar, tezkereler çıkaranlar değil miydi?” sorusunu yöneltti. Demirtaş, Roboski Katliamını’da hatırlatarak dünkü cenaze törenine katılan partilerden hiçbirinin başsağlığı dilemediğinin altını çizdi.
“Türkiye’de iki anlayış var, biri Antep’te yan yana dizilmiş olan savaş yanlıları bir de her türlü bedele rağmen insanca, özgürce, siyasi, demokratik barışı savunan BDP” diyen Demirtaş, BDP’ye dönük linç politikasıyla kimsenin kendi savaş politikasını haklı kılmaya çalışmamasını istedi
BDP Eşbaşkanı Demirtaş, Şemdinli’de HPG gerillalarının yol kontrolüne takılan BDP ve DTK’lilerle ilgili tartışmalara da yanıt Verdi.
HÜKÜMET’İ ÇILDIRTAN ŞEY ŞEMDİNLİ’DEKİ ASKERİ FİYASKODUR
Ortaya çıkan görüntülerin insani bir refleks olduğunu söyleyen Demirtaş sözlerini şöyle sürdürdü:
“Yargıtay Cumhuriyet Başsavcığılı veya Van Cumhuriyet Savcılığı veya hükümet adına açıklama yapanlar, bugüne kadar o PKK’lıların parçalanmış cesetleri üzerine ayaklarını koyanlar hakkında soruşturma açtılar mı? Niye insanların canlı canlı kucaklaşması ile ilgili bu kadar tepki ortaya koyuyorlar ben anlamadım. Yani insanların canlı canlı kucaklaşması ağrılarına mı gidiyor? Orada vekil arkadaşlarımız şiddeti övmediler. Arkadaşlarımız orada barıştan, siyasi çözümden bahsettiler. Bu kadar insani bir tutumdan dolayı bütün hükümetin, medyanın, yargının el birliği ile vekil arkadaşlarımızı linçe tabi tutması, yine kendi çirkin politikalarını kullandıkları çirkin bir argümandır. Gerillanın kulaklarını kesip koleksiyon yapanlar ile ilgili soruşturma açtınız mı? Bu ülkede gerilla ile askeri kucaklamayı başaramayan hiçbir siyasetçi barışı sağlayamaz.”
Demirtaş AKP’li kurmayların bu denli tepki göstermesini de, “Hükümeti çıldırtan şey Şemdinli’de askeri çözüm politikasının fiyasko ile sonuçlandığının bütün dünya kamuoyuna yansımasıdır” sözleriyle değerlendirdi. “BDP insan olarak gördüğü herkesi kucaklar, diyalog geliştirmekten çekinmez. Arkadaşlarımız da orada tesadüfî bir karşılaşmadan dolayı insani olarak bir refleks göstermişlerdir. Türkiye'de bence herkes daha serinkanlı olmalı. Özellikle AKP'nin bazı sözcüleri, siyasetçi olduklarını değil insan olduklarını unutuyorlar. Birlikte yaşama olgusunu ortadan kaldıran BDP değil AKP'dir. Biz halkımıza hiçbir zaman kışkırtma, ayırımcılık, milliyetçilik propagandası yapmadık. Eğer onlar gibi yapsaydık bugün kan gövdeyi götürürdü. Biz bu kadar kışkırtıcı bir dil kullansaydık, bu ülkede maazallah etnik çatışma rahatlıkla çıkardı. Eğer etnik çatışma çıkmıyorsa bu BDP'nin sağduyulu davranmasından dolayıdır” şeklinde konuştu.
‘MEŞRU SAVUNMA YASAL BİR HAK'
AKP’lilerin açıklamalarının birlikte yaşam olgusunu ortadan kaldırdığını ifade eden Demirtaş, BDP binalarına dönük saldırılara dönük de bazı uyarılarda bulundu.
Demirtaş şunları söyledi:
“Parti binalarımızı yakanlar, hedef gösterenler yakanlar, bilmeli ki o binalar olmazsa bu ülkede barışı savunacak hiç kimse bulamazsınız. O binalar barışı savunacak son kalelerdir. Eğer polis binalarımızı korumayacaksa, biz binalarımızı koruruz. Halkımızı koruruz. Eğer AK Parti kendi sözcülerinin emri ile hedef göstererek binalarımızı yakmaya devam edeceklerse meşru savunma hakkımız vardır. Bir partinin, o halkın meşru savunma hakkı vardır. O binalara saldırıp, yakmayı düşünenler veya saldıranlar sonuçlarına da katlanırlar, buradan açıkça söylüyorum. BDP’liler de kurbanlık koyun, kuzu değil. Üç tane BDP’li bir araya gelince 30 tane polis toplanıp kamerayla çekim yapıyor ama binalarımız yakılıyor polis sadece izliyor. Herkesin meşru savunma hakkı vardır. Açıkça uyarıyorum, meşru savunma Türk Ceza kanununda da bulunan yasal bir haktır. Partililerimiz kendini savunur, olacaklardan biz sorumlu değiliz. Herkes ayağını denk alsın Parti binalarımıza saldırtma, yakma, linç girişimleri, artık kemiğe dayanmıştır. Biz kardeşlik, barış diyeceğiz, ama bu savaş kışkırtıcıları kalkıp binalarımızı hedef gösterecek linç edecek, yakacak, buna da sessiz kalmayız.”
Yapılan açıklamaların ardından Demirtaş, Siyaset Akademisi’ne katılanlara ilk dersi Verdi.
Özel Yetkili Cumhuriyet Savcılarını da kursa davet ederek, “Özellikle Özel Yetkili Savcıları bu akademiye çağırıyorum. Gelsinler buradaki derslere katılsınlar. O iddianameleri yazarken en azından biraz daha bir şeyler öğrenirler. Demirci Kova yazacaklarına Demirci Kava yazmayı öğrenirler” diye konuştu.
KCK adı altında yürütülen siyasi soykırım operasyonlarıyla baskılara maruz kalan BDP Siyaset Akademileri tüm engellere rağmen eğitim faaliyetini sürdürüyor. BDP Diyarbakır Siyaset Akademisi de bugün bir açılışla sonbahar eğitim devresini başlattı.
Açılışa BDP Eşgenel Başkanı Selahattin Demirtaş, BDP Milletvekileri Emine Ayna, Nursel Aydoğan, BDP il Başkanı Zübeyde Zümrüt’ün de aralarında bulunduğu çok sayıda kişi katıldı.
CENAZEDE SAF TUTANLAR SAVAŞI SAVUNANLARDI
Açılış öncesi bir basın açıklaması yapan BDP Eşgenel Başkanı Selahattin Demirtaş, Hükümetin hedef göstermesine rağmen Siyaset Akademileri’nin eğitimini sürdürdüğüne dikkat çekti. Halka ve aydınlara da akademilere sahip çıkma çağrısında bulundu.
Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Demirtaş, Antep’teki bombalı saldırının ardından partilerinin hedef haline getirilmesine tepki gösterdi.
BDP olarak her zaman çözüm için çaba harcadıklarına dikkat çeken Demirtaş, kışkırtmalar nedeniyle Antep’teki cenaze törenine katılamadıklarını söyledi. “Katliamla ilgili tavrımızı ortaya koyduk. Dün hem cenazede hem de taziyede bulunabilecek yüzü olan tek parti BDP idi. Orada o cenazede saf tutanlardan hangisi barışçıl çözümü BDP kadar savunabildi? O cenazede saf tutanların tamamı savaşı savunanlar, tezkereler çıkaranlar değil miydi?” sorusunu yöneltti. Demirtaş, Roboski Katliamını’da hatırlatarak dünkü cenaze törenine katılan partilerden hiçbirinin başsağlığı dilemediğinin altını çizdi.
“Türkiye’de iki anlayış var, biri Antep’te yan yana dizilmiş olan savaş yanlıları bir de her türlü bedele rağmen insanca, özgürce, siyasi, demokratik barışı savunan BDP” diyen Demirtaş, BDP’ye dönük linç politikasıyla kimsenin kendi savaş politikasını haklı kılmaya çalışmamasını istedi
BDP Eşbaşkanı Demirtaş, Şemdinli’de HPG gerillalarının yol kontrolüne takılan BDP ve DTK’lilerle ilgili tartışmalara da yanıt Verdi.
HÜKÜMET’İ ÇILDIRTAN ŞEY ŞEMDİNLİ’DEKİ ASKERİ FİYASKODUR
Ortaya çıkan görüntülerin insani bir refleks olduğunu söyleyen Demirtaş sözlerini şöyle sürdürdü:
“Yargıtay Cumhuriyet Başsavcığılı veya Van Cumhuriyet Savcılığı veya hükümet adına açıklama yapanlar, bugüne kadar o PKK’lıların parçalanmış cesetleri üzerine ayaklarını koyanlar hakkında soruşturma açtılar mı? Niye insanların canlı canlı kucaklaşması ile ilgili bu kadar tepki ortaya koyuyorlar ben anlamadım. Yani insanların canlı canlı kucaklaşması ağrılarına mı gidiyor? Orada vekil arkadaşlarımız şiddeti övmediler. Arkadaşlarımız orada barıştan, siyasi çözümden bahsettiler. Bu kadar insani bir tutumdan dolayı bütün hükümetin, medyanın, yargının el birliği ile vekil arkadaşlarımızı linçe tabi tutması, yine kendi çirkin politikalarını kullandıkları çirkin bir argümandır. Gerillanın kulaklarını kesip koleksiyon yapanlar ile ilgili soruşturma açtınız mı? Bu ülkede gerilla ile askeri kucaklamayı başaramayan hiçbir siyasetçi barışı sağlayamaz.”
Demirtaş AKP’li kurmayların bu denli tepki göstermesini de, “Hükümeti çıldırtan şey Şemdinli’de askeri çözüm politikasının fiyasko ile sonuçlandığının bütün dünya kamuoyuna yansımasıdır” sözleriyle değerlendirdi. “BDP insan olarak gördüğü herkesi kucaklar, diyalog geliştirmekten çekinmez. Arkadaşlarımız da orada tesadüfî bir karşılaşmadan dolayı insani olarak bir refleks göstermişlerdir. Türkiye'de bence herkes daha serinkanlı olmalı. Özellikle AKP'nin bazı sözcüleri, siyasetçi olduklarını değil insan olduklarını unutuyorlar. Birlikte yaşama olgusunu ortadan kaldıran BDP değil AKP'dir. Biz halkımıza hiçbir zaman kışkırtma, ayırımcılık, milliyetçilik propagandası yapmadık. Eğer onlar gibi yapsaydık bugün kan gövdeyi götürürdü. Biz bu kadar kışkırtıcı bir dil kullansaydık, bu ülkede maazallah etnik çatışma rahatlıkla çıkardı. Eğer etnik çatışma çıkmıyorsa bu BDP'nin sağduyulu davranmasından dolayıdır” şeklinde konuştu.
‘MEŞRU SAVUNMA YASAL BİR HAK'
AKP’lilerin açıklamalarının birlikte yaşam olgusunu ortadan kaldırdığını ifade eden Demirtaş, BDP binalarına dönük saldırılara dönük de bazı uyarılarda bulundu.
Demirtaş şunları söyledi:
“Parti binalarımızı yakanlar, hedef gösterenler yakanlar, bilmeli ki o binalar olmazsa bu ülkede barışı savunacak hiç kimse bulamazsınız. O binalar barışı savunacak son kalelerdir. Eğer polis binalarımızı korumayacaksa, biz binalarımızı koruruz. Halkımızı koruruz. Eğer AK Parti kendi sözcülerinin emri ile hedef göstererek binalarımızı yakmaya devam edeceklerse meşru savunma hakkımız vardır. Bir partinin, o halkın meşru savunma hakkı vardır. O binalara saldırıp, yakmayı düşünenler veya saldıranlar sonuçlarına da katlanırlar, buradan açıkça söylüyorum. BDP’liler de kurbanlık koyun, kuzu değil. Üç tane BDP’li bir araya gelince 30 tane polis toplanıp kamerayla çekim yapıyor ama binalarımız yakılıyor polis sadece izliyor. Herkesin meşru savunma hakkı vardır. Açıkça uyarıyorum, meşru savunma Türk Ceza kanununda da bulunan yasal bir haktır. Partililerimiz kendini savunur, olacaklardan biz sorumlu değiliz. Herkes ayağını denk alsın Parti binalarımıza saldırtma, yakma, linç girişimleri, artık kemiğe dayanmıştır. Biz kardeşlik, barış diyeceğiz, ama bu savaş kışkırtıcıları kalkıp binalarımızı hedef gösterecek linç edecek, yakacak, buna da sessiz kalmayız.”
Yapılan açıklamaların ardından Demirtaş, Siyaset Akademisi’ne katılanlara ilk dersi Verdi.
Özel Yetkili Cumhuriyet Savcılarını da kursa davet ederek, “Özellikle Özel Yetkili Savcıları bu akademiye çağırıyorum. Gelsinler buradaki derslere katılsınlar. O iddianameleri yazarken en azından biraz daha bir şeyler öğrenirler. Demirci Kova yazacaklarına Demirci Kava yazmayı öğrenirler” diye konuştu.
Siirt Eğitim Destek Evi öğrencilerinden büyük başarı
SİİRT - Geçtiğimiz yılın sonunda 10 günlüğüne kapatılan Siirt Eğitim Destek Evi'nin öğrencileri, baskı ve yönelimlere rağmen büyük başarı elde etti. Yüksek Öğretim Geçiş Sınavı'na hazırlanan 68 öğrenciden 56'sı Lisans Yerleştirme Sınavına girmeye hak kazandı.
2011-2012 eğitim-öğretim yılı başında 6 öğretmen ve 200 öğrenci ile YGS ve SBS hazırlık öğrenci ile eğitim öğretim hayatına başlayan Siirt Belediyesi Eğitim Destek evinde öğrenim gören ve Yüksek Öğretime Geçiş Sınavına (YGS) hazırlanan 68 öğrenciden 56’ı YGS sınan barajını aşarak Lisans Yerleştirme Sınavına (LYS) hak kazanırken, öğrencilerden 14’ü Lisans, 18’i de önlisans programlarına yerleşti. Lisans Yerleştirme Sınavına (LYS) sınav sonuçları ardından üniversitelerin Önlisans ve Lisans programlarına yerleşen 32 Eğitim Destek Evi öğrencisi öğretmenleri ile birlikte Siirt Belediye Başkanı Selim Sadak’ı makamında ziyaret etti.
Belediye Başkanı Sadak ziyaret sırasında yaptığı konuşmada, Eğitim Destek Evinde imkansızlık ve baskılara rağmen sağlanan başarıdan dolayı öğretmen ve öğrencileri kutladı. Önümüzdeki eğitim-öğretim yılında da bu hizmetleri daha da geliştirerek sürdüreceklerini ifade etti. Sadak, Eğitim Destek Evi'ni 10 gün kapatılmasına neden olan zihniyetin öğrencilerin bu başarısı karşısında utanması gerektiğini söyledi. Önümüzdeki eğitim Öğretim yılında bu başarının daha yüksek olması için öğretmen ve öğrencilere her türlü, maddi, manevi, teknolojik desteği vereceklerini ifade eden Sadak, parası olanların okumasına imkan sağlayan anlayışa inat bu yıl başarı çıtasının daha yüksek olacağını söyledi.
Yapılan konuşmalar ardından Siirt Belediye Başkanı Selim Sadak, Üniversite programlarına giren öğrenciler ve öğretmenleri ile belediye bahçesinde hatıra fotoğrafı çekti.
2011-2012 eğitim-öğretim yılı başında 6 öğretmen ve 200 öğrenci ile YGS ve SBS hazırlık öğrenci ile eğitim öğretim hayatına başlayan Siirt Belediyesi Eğitim Destek evinde öğrenim gören ve Yüksek Öğretime Geçiş Sınavına (YGS) hazırlanan 68 öğrenciden 56’ı YGS sınan barajını aşarak Lisans Yerleştirme Sınavına (LYS) hak kazanırken, öğrencilerden 14’ü Lisans, 18’i de önlisans programlarına yerleşti. Lisans Yerleştirme Sınavına (LYS) sınav sonuçları ardından üniversitelerin Önlisans ve Lisans programlarına yerleşen 32 Eğitim Destek Evi öğrencisi öğretmenleri ile birlikte Siirt Belediye Başkanı Selim Sadak’ı makamında ziyaret etti.
Belediye Başkanı Sadak ziyaret sırasında yaptığı konuşmada, Eğitim Destek Evinde imkansızlık ve baskılara rağmen sağlanan başarıdan dolayı öğretmen ve öğrencileri kutladı. Önümüzdeki eğitim-öğretim yılında da bu hizmetleri daha da geliştirerek sürdüreceklerini ifade etti. Sadak, Eğitim Destek Evi'ni 10 gün kapatılmasına neden olan zihniyetin öğrencilerin bu başarısı karşısında utanması gerektiğini söyledi. Önümüzdeki eğitim Öğretim yılında bu başarının daha yüksek olması için öğretmen ve öğrencilere her türlü, maddi, manevi, teknolojik desteği vereceklerini ifade eden Sadak, parası olanların okumasına imkan sağlayan anlayışa inat bu yıl başarı çıtasının daha yüksek olacağını söyledi.
Yapılan konuşmalar ardından Siirt Belediye Başkanı Selim Sadak, Üniversite programlarına giren öğrenciler ve öğretmenleri ile belediye bahçesinde hatıra fotoğrafı çekti.
Kıvrıkoğlu’ndan Hakkari’de ‘ama’lı savunma
HAKKARİ - Hakkari’ye gelen Türk Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Hayri Kıvrıkoğlu, Şemdinli’deki çatışmada 5 kayıp verdiklerini ileri sürerek, 'ama'lı bir savunma ile gerilla güçlerine büyük zayiat verdiklerini ileri sürdü. Kıvrıkoğlu, HPG’nin 18 askerin öldüğü, 12’sinin de yaralandığını bildirdiği çatışmalara ilişkin, “Askeri birliklerimiz kahramanca karşı koymuşlardır” dedi.
Türk Kara Kuvvetler Komutanı Orgeneral Hayrı Kıvrıkoğlu, gerilla güçlerinin bir aydan fazladır alan hakimiyeti geliştirdiği Hakkari’ye geldi. Birliklerini denetlemek için geldiği belirtilen Kıvrıkoğlu ve beraberindekileri taşıyan helikopter Hakkari Dağ ve Komando Tugay Komutanlığı’na indi. Kıvrıkoğlu buradan da geniş güvenlik önlemleri altında Hakkari Valiliği'ne geçti.
Hakkari Valisi Orhan Alimoğlu tarafından karşılanan Kıvrıkoğlu burada gazetecilere açıklamalarda bulundu.
Hakkari’ye birlikleri denetlemek üzere geldiğini söyleyen Kıvrıkoğlu, operasyonlar hakkında bilgi aldıklarını belirterek, Şemdinli’de dün yaşanan çatışmaları kastederek sadece 5 askerin öldüğünü ileri sürdü. Kıvrıkoğlu hemen ardından, “Ama ‘terör örgütü’ büyük zaiyat vermiş durumdadır” iddiasında bulunarak, “Askeri birliklerimiz kahramanca karşı koymuşlardır” dedi.
HPG Basın İrtibat Merkezi (HPG-BİM) Şemdinli’deki çatışmalarla ilgili bugün yaptığı açıklamada, gerillaların Türk ordu birliklerine yönelik gerçekleştirdikleri 4 ayrı eylemde 5 değil toplam 18 askerin öldüğünü, 12 askerin de yaralandığını duyurdu.
Orgeneral Kıvrıkoğlu, açıklamasının devamında gerekli her türlü önlemin alındığını ileri sürerek, “Halkımız endişelenmesin, Türk Ordusu,Türk Silahlı Kuvvetleri halkın birliği için ve bölgenin güvenliğini sağlamak için her zaman görevine devam edecektir. Valillerimiz kendi bölgelerinde gerekli önlemleri almışlardır. Bizler de onlara yardımcı oluyoruz” dedi.
Türk Kara Kuvvetler Komutanı Orgeneral Hayrı Kıvrıkoğlu, gerilla güçlerinin bir aydan fazladır alan hakimiyeti geliştirdiği Hakkari’ye geldi. Birliklerini denetlemek için geldiği belirtilen Kıvrıkoğlu ve beraberindekileri taşıyan helikopter Hakkari Dağ ve Komando Tugay Komutanlığı’na indi. Kıvrıkoğlu buradan da geniş güvenlik önlemleri altında Hakkari Valiliği'ne geçti.
Hakkari Valisi Orhan Alimoğlu tarafından karşılanan Kıvrıkoğlu burada gazetecilere açıklamalarda bulundu.
Hakkari’ye birlikleri denetlemek üzere geldiğini söyleyen Kıvrıkoğlu, operasyonlar hakkında bilgi aldıklarını belirterek, Şemdinli’de dün yaşanan çatışmaları kastederek sadece 5 askerin öldüğünü ileri sürdü. Kıvrıkoğlu hemen ardından, “Ama ‘terör örgütü’ büyük zaiyat vermiş durumdadır” iddiasında bulunarak, “Askeri birliklerimiz kahramanca karşı koymuşlardır” dedi.
HPG Basın İrtibat Merkezi (HPG-BİM) Şemdinli’deki çatışmalarla ilgili bugün yaptığı açıklamada, gerillaların Türk ordu birliklerine yönelik gerçekleştirdikleri 4 ayrı eylemde 5 değil toplam 18 askerin öldüğünü, 12 askerin de yaralandığını duyurdu.
Orgeneral Kıvrıkoğlu, açıklamasının devamında gerekli her türlü önlemin alındığını ileri sürerek, “Halkımız endişelenmesin, Türk Ordusu,Türk Silahlı Kuvvetleri halkın birliği için ve bölgenin güvenliğini sağlamak için her zaman görevine devam edecektir. Valillerimiz kendi bölgelerinde gerekli önlemleri almışlardır. Bizler de onlara yardımcı oluyoruz” dedi.
Şemdinli'de karakola saldırı, çatışma sürüyor
Hakkari - Hakkari'nin Şemdinli ilçesine bağlı Güney Kürdistan sınırındaki Umurlu Karakolu'na HPG gerillaları tarafından yerel saatle 15:00 sıralarında saldırı düzenlendi. Eylem sonrasında çatışmanın halen sürdüğü öğrenildi.
HPG'nin gözaltı eylemleri sürüyor
BEHDİNAN - HPG Basın İrtibat Merkezi (HPG-BİM), gerillaların son günlerdeki yol kontrolleri ve gözaltı eylemleriyle ilgili açıklama yaptı. Açıklamada, Van'ın Çatak ilçesinde operasyona çıkan Türk ordu birliklerine yönelik eylemde 1 askerin öldüğü de bildirildi.
HPG: AKP’Lİ YÖNETİCİ GÖZALTINA ALINDI
HPG-BİM, AKP Sur eski İlçe Başkanı Hamit Çelikkanat'ın da gerillalar tarafından gözaltına alındığını doğruladı.
Açıklamada, “22 Ağustos günü saat 10.00 sularında Amed’in Piran ilçesi ile Şengirik alanı arasında gerillalarımız tarafından bir yol kontrolü gerçekleştirilmiştir. Gerçekleştirilen eylemde Sur Eski ilçe başkanı ve şuan da AKP’de yönetici olan Hamit Çelikkanat isimli şahıs gerillalarımız tarafından gözaltına alınmıştır" denildi.
GÖZALTINA ALINAN KİŞİ HALK MAHKEMESİNDE YARGILANDI
Van ve Siirt arasında gerillalar tarafından gerçekleşen bir kimlik kontrolü eylemi sonucunda devletle işbirliği yapan Seyfettin Saca’nın gözaltına alınıp tekrardan bırakıldığını duyuran HPG-BİM eyleme ilişkin şunları belirtti: “22 Ağustos günü 07.30-10.00 saatleri arasında Van’ın Çatak ilçesi ile Siirt’in Pervari ilçesi arasında gerillarımız tarafından Xuvarê köyü yakınlarında bir yol kontrolü gerçekleştirilmiştir. 20 aracın durdurulduğu ve kimlik kontrolünün yapıldığı eylemde düşman ile işbirliği yapan Seyfettin Saca isimli bir şahıs gözaltına alınmış ve halk önünde mahkemesi yapılmıştır. Bir daha düşmanla işbirliği yapmayacağına dair söz veren şahıs halkın da talepleri üzerine serbest bırakılmıştır.”
ERZURUM-BİNGÖL ARASINDA DA KİMLİK KONTROLÜ
HPG-BİM açıklamasında Erzurum ile Bingöl arasında da gerillalar tarafından bir eylem gerçekleştiğini ifade ederek şunları belirtti: “ 22 Ağustos günü 20.30-21.30 saatleri arasında Erzurum ile Bingöl arasında gerillalarımız tarafından bir yol kontrolü gerçekleştirilmiştir. 80 aracın durdurulduğu eylem sonucunda kimlik kontrolü yapılmış ve düşman ile işbirliği yapan kişiler uyarılmıştır.
AĞRI DİYADİN'DE BİR KİŞİ GÖZALTINA ALINDI
HPG-BİM ağrının Diyadin ilçesine bağlı Gordê köyünde bulunan ve devletle işbirliği yapan Ahmet Meriç isimli şahsın 22 Ağustos günü gerillalar tarafından gözaltına alındığını ve soruşturmasının da devam ettiğini duyurdu.
ÇATAK'TA 1 ASKER ÖLDÜ
Açıklamada, 22 Ağustos'ta Van’ın Çatak ilçesine bağlı Zawiştê karakolu çevresine dönük eyleme ilişkin de bilgi verildi.
Saat 19.00’da operasyon gücüne yönelik olarak gerçekleşen eylem sonucunda 1 askerin öldüğü, 2 askerin de yaralandığı duyuruldu. Eylem ardından başlatılan operasyonun sürdüğü kaydedildi.
HPG: AKP’Lİ YÖNETİCİ GÖZALTINA ALINDI
HPG-BİM, AKP Sur eski İlçe Başkanı Hamit Çelikkanat'ın da gerillalar tarafından gözaltına alındığını doğruladı.
Açıklamada, “22 Ağustos günü saat 10.00 sularında Amed’in Piran ilçesi ile Şengirik alanı arasında gerillalarımız tarafından bir yol kontrolü gerçekleştirilmiştir. Gerçekleştirilen eylemde Sur Eski ilçe başkanı ve şuan da AKP’de yönetici olan Hamit Çelikkanat isimli şahıs gerillalarımız tarafından gözaltına alınmıştır" denildi.
GÖZALTINA ALINAN KİŞİ HALK MAHKEMESİNDE YARGILANDI
Van ve Siirt arasında gerillalar tarafından gerçekleşen bir kimlik kontrolü eylemi sonucunda devletle işbirliği yapan Seyfettin Saca’nın gözaltına alınıp tekrardan bırakıldığını duyuran HPG-BİM eyleme ilişkin şunları belirtti: “22 Ağustos günü 07.30-10.00 saatleri arasında Van’ın Çatak ilçesi ile Siirt’in Pervari ilçesi arasında gerillarımız tarafından Xuvarê köyü yakınlarında bir yol kontrolü gerçekleştirilmiştir. 20 aracın durdurulduğu ve kimlik kontrolünün yapıldığı eylemde düşman ile işbirliği yapan Seyfettin Saca isimli bir şahıs gözaltına alınmış ve halk önünde mahkemesi yapılmıştır. Bir daha düşmanla işbirliği yapmayacağına dair söz veren şahıs halkın da talepleri üzerine serbest bırakılmıştır.”
ERZURUM-BİNGÖL ARASINDA DA KİMLİK KONTROLÜ
HPG-BİM açıklamasında Erzurum ile Bingöl arasında da gerillalar tarafından bir eylem gerçekleştiğini ifade ederek şunları belirtti: “ 22 Ağustos günü 20.30-21.30 saatleri arasında Erzurum ile Bingöl arasında gerillalarımız tarafından bir yol kontrolü gerçekleştirilmiştir. 80 aracın durdurulduğu eylem sonucunda kimlik kontrolü yapılmış ve düşman ile işbirliği yapan kişiler uyarılmıştır.
AĞRI DİYADİN'DE BİR KİŞİ GÖZALTINA ALINDI
HPG-BİM ağrının Diyadin ilçesine bağlı Gordê köyünde bulunan ve devletle işbirliği yapan Ahmet Meriç isimli şahsın 22 Ağustos günü gerillalar tarafından gözaltına alındığını ve soruşturmasının da devam ettiğini duyurdu.
ÇATAK'TA 1 ASKER ÖLDÜ
Açıklamada, 22 Ağustos'ta Van’ın Çatak ilçesine bağlı Zawiştê karakolu çevresine dönük eyleme ilişkin de bilgi verildi.
Saat 19.00’da operasyon gücüne yönelik olarak gerçekleşen eylem sonucunda 1 askerin öldüğü, 2 askerin de yaralandığı duyuruldu. Eylem ardından başlatılan operasyonun sürdüğü kaydedildi.
BDP’nin Siverek mitingi yasaklandı
URFA - Urfa Valiliği, BDP'nin Siverek'te Batı Kürdistan’a destek için "Özgürlük yürüyüşünüzü selamlıyoruz" şiarıyla yapmak istediği mitingi yasakladı.
BDP'nin Batı Kürdistan Kürtlerinin mücadelesini desteklemek amacıyla 25 Ağustos tarihinde "Özgürlük Yürüyüşünüzü Selamlıyoruz" şiarıyla Siverek'te düzenlemek istediği miting Urfa Valiliği tarafından yasaklandı.
BDP Siverek İlçe Binası'na ulaştırılan Urfa Vali Yardımcısı Ramazan Seçilmiş imzalı yasaklama kararında, yasaklamaya son dönemde yaşanan asker ölümleri nedeniyle oluşan ‘hassasiyet” ile mitingin, “PKK ve KCK propagandasına dönüşeceği” gerekçe gösterildi. Kararda mitingin, “2911 sayılı toplantı ve gösteri yürüyüşleri kanununun 17. maddesi ve 5442 sayılı il idaresi kanununun 32/ç maddesine istinaden yasaklandığı" belirtildi.
BDP'nin Batı Kürdistan Kürtlerinin mücadelesini desteklemek amacıyla 25 Ağustos tarihinde "Özgürlük Yürüyüşünüzü Selamlıyoruz" şiarıyla Siverek'te düzenlemek istediği miting Urfa Valiliği tarafından yasaklandı.
BDP Siverek İlçe Binası'na ulaştırılan Urfa Vali Yardımcısı Ramazan Seçilmiş imzalı yasaklama kararında, yasaklamaya son dönemde yaşanan asker ölümleri nedeniyle oluşan ‘hassasiyet” ile mitingin, “PKK ve KCK propagandasına dönüşeceği” gerekçe gösterildi. Kararda mitingin, “2911 sayılı toplantı ve gösteri yürüyüşleri kanununun 17. maddesi ve 5442 sayılı il idaresi kanununun 32/ç maddesine istinaden yasaklandığı" belirtildi.
HPG: Şemdinli'de 18 asker öldürüldü
BEHDİNAN - Şemdinli'de dün yaşanan çatışmalara ilişkin açıklama yapan HPG, Türk yetkililerin 5 asker öldü açıklamasını yalanladı. 4 ayrı eylemde 18 askerin öldüğünü bildiren HPG Basın İrtibat Merkezi, 12 askerin yaralandığını çok sayıda askeri malzemenin de ele geçirildiğini duyurdu.
HPG gerillalarının Hakkari'nin Şemdinli ilçesindeki alan denetimi 1. ayını doldururken, HPG Basın İrtibat Merkezi (HPG-BİM) dün bölgede yaşanan çatışmalarla ilgili yazılı açıklama yaptı.
SADECE İLK ÇATIŞMADA 5 ASKER ÖLDÜRÜLDÜ
HPG-BİM, saat 12.45 sularında Şemdinli kırsalında araziye çıkan Türk ordu güçlerine dönük bir eylem gerçekleştirildiğini bildirdi. Açıklamada eylem hakkında şu bilgilere yer verildi:
“120 asker ve 30 korucudan oluşan hareketli bir birliğe yönelik olarak gerillalarımız tarafından bir eylem gerçekleştirilmiştir. Saat 15.00 ‘e kadar yaşanan ve kobra tipi helikopterlerin yoğun bir şekilde bombardıman yaptığı yoğun çatışmalar sonucunda 3 tepe gerillalarımızın denetimine girmiş, ayrıca düşmanın 5 askeri gerillalarımız tarafından öldürülürken 6 düşman askeri ise yaralanmıştır.”
HER İKİ MÜDAHALE GÜCÜ DE VURULDU
HPG-BİM açıklamasında, eylem alanına müdahaleye gelmek isteyen Türk ordu güçlerine yönelik gerillaların ikinci bir eylem gerçekleştirdiği de ifade edildi. Açıklamada, “Müdahaleye gelen askerlerin yanı sıra ölü ve yaralılarını almaya gelen düşman ile gerillalarımız arasında da şiddetli çatışmalar yaşanmış, yaşanan çatışmalar sonucunda 6 asker gerillalarımız tarafından öldürülmüştür" denildi.
Açıklamaya göre, çatışma alanına ikinci kez müdahale göndermek isteyen Türk ordusuna dönük bir eylem daha gerçekleştirildi. Bu üçüncü eyleme ilişkin olarak, “Bêsosin karakolundan müdahaleye gelen bir kirpi tipi araç ile bir akrep tipi zırhlı araca yönelik olarak gerillalarımız tarafından gerçekleştirilen eylem sonucunda darbelenen ve alev alan araçlar geri çekilmek zorunda kalmıştır" denildi.
4. EYLEM PİYADE BİRLİĞİNE
Çatışma alanından çıkamayan Türk ordu güçlerine başka bir müdahale gücünün daha 18 kişilik bir piyade birliği olarak gelmek istediğini ve gerillaların da bu güce yönelik olarak da bir eylem gerçekleştirdiğine dikkat çeken HPG-BİM devamla şunları belirtti: “Piyade olarak gelen 18 kişilik özel tim birimine yönelik olarak ise gerçekleştirilen eylemde düşmanın 7 askeri gerillalarımız tarafından öldürülmüş 6 asker ise yaralanmıştır.”
TÜRK ORDUSU AĞIR KAYIP VERDİ
Yaşanan çatışmalar sonucunda toplam 18 askerin öldürüldüğünü,12 askerin yaralandığını ifade eden HPG-BİM gerillalar tarafından el konulan ve Türk ordusuna ait askeri malzemelerinde şunlar olduğunu belitti: “düşmana ait 1 melez tipi silah (HK-33), 2 gündüz dürbünü, 6 adet jarjör, 2 askeri çanta, 5 adet bombaatar roketi ve bir adet telefona gerillalarımız tarafından el konulmuştur.”
ÖLÜ VE YARALI ASKERLER ANCAK GECE ALINABİLDİ
Gün boyu yaşanan çatışmalarda ağır kayıplar veren Türk ordusu alanda bulunan asker ölü ve yaralılarını ancak karanlıkta alabildiğine dikkat çeken HPG-BİM şunları belirtti: “Eylem alanında yaşanan çatışmalar ardından düşman ölü ve yaralılarını gece saatlerinde skorky tipi helikopterler ile alandan uzaklaştırırken eylem alanı ve çevresi, Evliya Sırtları, Nirkola Köyü ve çevresi, Salara Köyü ile Goste yamaçlarına yönelik olarak işgalci TC ordusu tarafından havan, obus ve kobra tipi helikopterler tarafından bombardıman yapılmaktadır.
GARÊ ALAYINDA 4 ASKER ÖLDÜRÜLDÜ
Hakkari’nin Şemdinli İlçesinde bulunan Garê alayına yönelik olarak gerillar tarafından dün iki ayrı eylem gerçekleşti. Gerçekleşen eylemler sonucunda 4 asker öldürüldü.
HPG-BİM tarafından yapılan açıklamada gerillaların 22 Ağustos günü saat 14.00-17.00 saatleri arasında Hakkari’nin Şemdinli ilçesine bağlı Garê alayına yönelik olarak bir eylem gerçekleşti. Gerçekleşen eylem sonucunda maddi hasarın yaşandığı Alayda Türk ordusunun ölü ve yaralılarının netleştirilmediği belirtildi.
Garê alayına yönelik olarak gerillaların dün ikinci bir eylem gerçekleştirdiğine dikkat çeken HPG-BİM gerçekleşen bu eylem sonucunda 4 askerin öldürüldüğünü belirtti. HPG-BİM açıklamasında eylem ardından Türk ordusunun Garê sırtları, Hacıbeg suyu, Karker yamaçlarına yönelik olarak “işgalci TC ordusu” tarafından havan ve obüs saldırısı yapıldığı belirtildi.
HPG gerillalarının Hakkari'nin Şemdinli ilçesindeki alan denetimi 1. ayını doldururken, HPG Basın İrtibat Merkezi (HPG-BİM) dün bölgede yaşanan çatışmalarla ilgili yazılı açıklama yaptı.
SADECE İLK ÇATIŞMADA 5 ASKER ÖLDÜRÜLDÜ
HPG-BİM, saat 12.45 sularında Şemdinli kırsalında araziye çıkan Türk ordu güçlerine dönük bir eylem gerçekleştirildiğini bildirdi. Açıklamada eylem hakkında şu bilgilere yer verildi:
“120 asker ve 30 korucudan oluşan hareketli bir birliğe yönelik olarak gerillalarımız tarafından bir eylem gerçekleştirilmiştir. Saat 15.00 ‘e kadar yaşanan ve kobra tipi helikopterlerin yoğun bir şekilde bombardıman yaptığı yoğun çatışmalar sonucunda 3 tepe gerillalarımızın denetimine girmiş, ayrıca düşmanın 5 askeri gerillalarımız tarafından öldürülürken 6 düşman askeri ise yaralanmıştır.”
HER İKİ MÜDAHALE GÜCÜ DE VURULDU
HPG-BİM açıklamasında, eylem alanına müdahaleye gelmek isteyen Türk ordu güçlerine yönelik gerillaların ikinci bir eylem gerçekleştirdiği de ifade edildi. Açıklamada, “Müdahaleye gelen askerlerin yanı sıra ölü ve yaralılarını almaya gelen düşman ile gerillalarımız arasında da şiddetli çatışmalar yaşanmış, yaşanan çatışmalar sonucunda 6 asker gerillalarımız tarafından öldürülmüştür" denildi.
Açıklamaya göre, çatışma alanına ikinci kez müdahale göndermek isteyen Türk ordusuna dönük bir eylem daha gerçekleştirildi. Bu üçüncü eyleme ilişkin olarak, “Bêsosin karakolundan müdahaleye gelen bir kirpi tipi araç ile bir akrep tipi zırhlı araca yönelik olarak gerillalarımız tarafından gerçekleştirilen eylem sonucunda darbelenen ve alev alan araçlar geri çekilmek zorunda kalmıştır" denildi.
4. EYLEM PİYADE BİRLİĞİNE
Çatışma alanından çıkamayan Türk ordu güçlerine başka bir müdahale gücünün daha 18 kişilik bir piyade birliği olarak gelmek istediğini ve gerillaların da bu güce yönelik olarak da bir eylem gerçekleştirdiğine dikkat çeken HPG-BİM devamla şunları belirtti: “Piyade olarak gelen 18 kişilik özel tim birimine yönelik olarak ise gerçekleştirilen eylemde düşmanın 7 askeri gerillalarımız tarafından öldürülmüş 6 asker ise yaralanmıştır.”
TÜRK ORDUSU AĞIR KAYIP VERDİ
Yaşanan çatışmalar sonucunda toplam 18 askerin öldürüldüğünü,12 askerin yaralandığını ifade eden HPG-BİM gerillalar tarafından el konulan ve Türk ordusuna ait askeri malzemelerinde şunlar olduğunu belitti: “düşmana ait 1 melez tipi silah (HK-33), 2 gündüz dürbünü, 6 adet jarjör, 2 askeri çanta, 5 adet bombaatar roketi ve bir adet telefona gerillalarımız tarafından el konulmuştur.”
ÖLÜ VE YARALI ASKERLER ANCAK GECE ALINABİLDİ
Gün boyu yaşanan çatışmalarda ağır kayıplar veren Türk ordusu alanda bulunan asker ölü ve yaralılarını ancak karanlıkta alabildiğine dikkat çeken HPG-BİM şunları belirtti: “Eylem alanında yaşanan çatışmalar ardından düşman ölü ve yaralılarını gece saatlerinde skorky tipi helikopterler ile alandan uzaklaştırırken eylem alanı ve çevresi, Evliya Sırtları, Nirkola Köyü ve çevresi, Salara Köyü ile Goste yamaçlarına yönelik olarak işgalci TC ordusu tarafından havan, obus ve kobra tipi helikopterler tarafından bombardıman yapılmaktadır.
GARÊ ALAYINDA 4 ASKER ÖLDÜRÜLDÜ
Hakkari’nin Şemdinli İlçesinde bulunan Garê alayına yönelik olarak gerillar tarafından dün iki ayrı eylem gerçekleşti. Gerçekleşen eylemler sonucunda 4 asker öldürüldü.
HPG-BİM tarafından yapılan açıklamada gerillaların 22 Ağustos günü saat 14.00-17.00 saatleri arasında Hakkari’nin Şemdinli ilçesine bağlı Garê alayına yönelik olarak bir eylem gerçekleşti. Gerçekleşen eylem sonucunda maddi hasarın yaşandığı Alayda Türk ordusunun ölü ve yaralılarının netleştirilmediği belirtildi.
Garê alayına yönelik olarak gerillaların dün ikinci bir eylem gerçekleştirdiğine dikkat çeken HPG-BİM gerçekleşen bu eylem sonucunda 4 askerin öldürüldüğünü belirtti. HPG-BİM açıklamasında eylem ardından Türk ordusunun Garê sırtları, Hacıbeg suyu, Karker yamaçlarına yönelik olarak “işgalci TC ordusu” tarafından havan ve obüs saldırısı yapıldığı belirtildi.
HPG, AKP'li Tanış'ı serbest bıraktı
SÜLEYMANİYE - HPG gerillaları Temmuz ayında gözaltına aldıkları AKP Gürpınar İlçe Başkanı Hayrullah Tanış'ı serbest bıraktı.Tanış, Medya Savunma Alanları'na giden heyete teslim edildi.
Erdoğan'ın 'medyaya ayar' hastalığı spor camiasına da bulaştı
ANKARA - Türkiye Başbakanı Erdoğan'ın 'medyaya ayar' amacıyla yaptığı konuşmaları örnek alan Gençlerbirliği Kulubü Başkanı İlhan Cavcav, futbolla ilgili haberlerde sansür istedi. Cavcav "birlik ve beraberliğe ihtiyaç duyduğumuz 2012-2013 sezonunda basının bazı şeyleri görmemesi lazım" dedi.
İlhan Cavcav, gazetecilere yaptığı konuşmada geçen yılki şike soruşturması ardından Türk futbolunun büyük bir sıkıntı yaşadığını söyleyerek basından sansür istedi.
Bu sıkıntıları gidermede basına büyük iş düşüyor diyen Cavcav şu sözleri sarfetti:
"Birlik ve beraberliğe ihtiyacımız olduğu 2012-2013 sezonunun içerisinde değerli basın mensuplarımızın tümünün yazacağı olumlu yazılar ve olumlu girişimler bize 2011-2012 sezonunda olacak hadiseleri unutturacaktır. Basınımızın bazı şeyleri görmemesi lazım. Bizlerin ifade ettiği bir şey yanlışsa eğer benimle mülakat ediyorsanız bana söylemelisiniz. Sizin daha hassas davranmanız daha iyi olur diye düşünüyorum."
İlhan Cavcav, gazetecilere yaptığı konuşmada geçen yılki şike soruşturması ardından Türk futbolunun büyük bir sıkıntı yaşadığını söyleyerek basından sansür istedi.
Bu sıkıntıları gidermede basına büyük iş düşüyor diyen Cavcav şu sözleri sarfetti:
"Birlik ve beraberliğe ihtiyacımız olduğu 2012-2013 sezonunun içerisinde değerli basın mensuplarımızın tümünün yazacağı olumlu yazılar ve olumlu girişimler bize 2011-2012 sezonunda olacak hadiseleri unutturacaktır. Basınımızın bazı şeyleri görmemesi lazım. Bizlerin ifade ettiği bir şey yanlışsa eğer benimle mülakat ediyorsanız bana söylemelisiniz. Sizin daha hassas davranmanız daha iyi olur diye düşünüyorum."
Üç günde 8 BDP binasına ırkçı saldırı
Amed - Antep, İstanbul, Kocaeli ve Çanakkale’den sonra İzmir’de BDP’nin Karşıyaka İlçe Başkanlığı’na ırkçı bir saldırı düzenlendi. Son üç gün içinde sekiz BDP binası saldırıya uğrayarak ağır maddi zarar gördü.
Hükümetin hoşgörüsü ve korumasından yaralanan ırkçılık Antep saldırısı ardından bir kez daha Kürt avına çıktı.
İzmir'de BDP Karşıyaka İlçe Başkanlığı girişinde bulunan tabela tahrip edilerek kırıldı. Konu hakkında bilgi aldığımız İlçe Başkanı Mehmet Salih Erçelik, tabelanın ne zaman kırıldığını tespit edemediklerini; ancak bina girişinde bulunan güvenlik kamerası görüntülerine ulaşmaları halinde saldırıyı gerçekleştirenleri tespit edebileceklerini söyledi. Erçelik, kamera kayıtlarına ulaşır ulaşmaz saldırıyı gerçekleştirenler hakkında suç duyurusunda bulunacaklarını ifade etti.
Çanakkale'de BDP İl Binası'na da saldırı gerçekleştirildi. İl Başkanı Abdullah Güler, gece 02.30 sıralarında bir grubun il binasının önüne gelerek, taşlar ve şişelerle camları kırdığını söyledi. Bina içinde çok sayıda bira şişeleri ve taşların olduğunu dile getiren Güler, o saatte partide kimse olmadığı için kimsenin zarar görmediğini ifade etti. Polislerin inceleme başlattığını aktaran Güler, gece ifade verdiğinde polisin kendisine kentte gerginlik olduğunu, "her an her şey olabilir. Dikkatli olun" şeklinde uyarıda bulunduğunu kaydett
20 Ağustos günü Antep saldırından hemen sonra BDP Şehit Kamil İlçe binası ile BDP Antep İl binasına saldırı gerçekleşti. Bir gün sonra BDP Nizip ve Araban ilçe binaları ile BDP Bahçelievler ilçe örgütü saldırının hedefi oldu. 22 Ağustos günü bu kez Kocaeli’de BDP binası ırkçı saldırıya maruz kaldı.
Hükümetin hoşgörüsü ve korumasından yaralanan ırkçılık Antep saldırısı ardından bir kez daha Kürt avına çıktı.
İzmir'de BDP Karşıyaka İlçe Başkanlığı girişinde bulunan tabela tahrip edilerek kırıldı. Konu hakkında bilgi aldığımız İlçe Başkanı Mehmet Salih Erçelik, tabelanın ne zaman kırıldığını tespit edemediklerini; ancak bina girişinde bulunan güvenlik kamerası görüntülerine ulaşmaları halinde saldırıyı gerçekleştirenleri tespit edebileceklerini söyledi. Erçelik, kamera kayıtlarına ulaşır ulaşmaz saldırıyı gerçekleştirenler hakkında suç duyurusunda bulunacaklarını ifade etti.
Çanakkale'de BDP İl Binası'na da saldırı gerçekleştirildi. İl Başkanı Abdullah Güler, gece 02.30 sıralarında bir grubun il binasının önüne gelerek, taşlar ve şişelerle camları kırdığını söyledi. Bina içinde çok sayıda bira şişeleri ve taşların olduğunu dile getiren Güler, o saatte partide kimse olmadığı için kimsenin zarar görmediğini ifade etti. Polislerin inceleme başlattığını aktaran Güler, gece ifade verdiğinde polisin kendisine kentte gerginlik olduğunu, "her an her şey olabilir. Dikkatli olun" şeklinde uyarıda bulunduğunu kaydett
20 Ağustos günü Antep saldırından hemen sonra BDP Şehit Kamil İlçe binası ile BDP Antep İl binasına saldırı gerçekleşti. Bir gün sonra BDP Nizip ve Araban ilçe binaları ile BDP Bahçelievler ilçe örgütü saldırının hedefi oldu. 22 Ağustos günü bu kez Kocaeli’de BDP binası ırkçı saldırıya maruz kaldı.
Dortmund ve Hagen’de ‘Öcalan’a Özgürlük’ pankartı
DORTMUND - Almanya’nın Dortmund ve Hagen kentlerinde Kürt gençleri, ‘Öcalan’a özgürlük’ pankartları astı. Gençler ayrıca Öcalan üzerindeki tecride dikkat çeken bildiriler dağıttı.
PKK lideri Abdullah Öcalan’a bir yıldan fazladır uygulanan ağırlaştırılmış tecride dikkat çekmek isteyen Kürt gençleri Almanya’nın Dortmund ve Hagen kentlerinde pankartlar astı. Otobanlara asılan pankartlarda Almanca, “Öcalan’a özgürlük. İzolasyon cinayettir!” sözleri yer aldı. İki şehrin en işlek caddelerine de asılan pankartlar çevredekiler tarafından büyük bir ilgiyle karşılandı.
Gençler pankart eylemleri ile birlikte her iki kente Öcalan üzerindeki tecride dikkat çeken Almanya bildiriler de dağıttı. Öcalan üzerindeki tecridin kınandığı bildirilerde, kamuoyuna duyarlılık çağrısında bulunuldu.
PKK lideri Abdullah Öcalan’a bir yıldan fazladır uygulanan ağırlaştırılmış tecride dikkat çekmek isteyen Kürt gençleri Almanya’nın Dortmund ve Hagen kentlerinde pankartlar astı. Otobanlara asılan pankartlarda Almanca, “Öcalan’a özgürlük. İzolasyon cinayettir!” sözleri yer aldı. İki şehrin en işlek caddelerine de asılan pankartlar çevredekiler tarafından büyük bir ilgiyle karşılandı.
Gençler pankart eylemleri ile birlikte her iki kente Öcalan üzerindeki tecride dikkat çeken Almanya bildiriler de dağıttı. Öcalan üzerindeki tecridin kınandığı bildirilerde, kamuoyuna duyarlılık çağrısında bulunuldu.
Cemal Kavak'ın naaşı Batman'da kitlesel karşılanacak
BATMAN - Avusturya'nın İnsbruck şehrinde hayatına son veren Kürt siyasetçi Cemal Kavak'ın cenazesi bugün akşam saatlerinde Batman'da olacak. Kitlesel bir şekilde karşılanacak olan Kavak'ın naaşı Cuma günü Diyarbakır'da toprağa verilecek.
Avusturya'nın İnsbruck şehrinde hayatına son veren Kürt siyasetçi Cemal Kavak'ın cenazesi Almanya'nın Stuttgart şehrinden dün uğurlandı. Bugün öğleden sonra İstanbul'da olması beklenen Kavak'ın cenazesi oradan da Batman'a uğurlanacak. Cenazenin akşam saat 20.30'da Batman'da kitlesel olarak karşılanacağı ve burada Cuma günü saat 10.00'da Diyarbakır'da düzenlenecek olan cenaze törenine kadar bekletilmek üzere Batman Dünya Hastanesi Morgu'na götürüleceği öğrenildi.
Avusturya'nın İnsbruck şehrinde hayatına son veren Kürt siyasetçi Cemal Kavak'ın cenazesi Almanya'nın Stuttgart şehrinden dün uğurlandı. Bugün öğleden sonra İstanbul'da olması beklenen Kavak'ın cenazesi oradan da Batman'a uğurlanacak. Cenazenin akşam saat 20.30'da Batman'da kitlesel olarak karşılanacağı ve burada Cuma günü saat 10.00'da Diyarbakır'da düzenlenecek olan cenaze törenine kadar bekletilmek üzere Batman Dünya Hastanesi Morgu'na götürüleceği öğrenildi.
'Kara Perşembe' eyleminde 1 Eylül Diyarbakır mitingine çağrı
Amed - Kayapanır Belediyesi çalışanları tutuklu Belediye Başkanları Zülküf Karatekin, Başkan Yardımcısı Sabahattin Dinç ve Kürt siyasetçileri için yaptıkları "Kara Perşembe" eyleminin 132’incisini gerçekleştirdiler. Eylemde 1 Eylül günü Diyarbakır'da yapılacak mitinge katılım çağrısı yapıldı.
Hizmet binası önünde yapılan "Kara Perşembe" eylemine Kayapınar Başkan Vekili Fevzi Yetkin, Başkan Yardımcısı İhsan Avcı, BDP ilçe Eş Başkanı Aygün Taşkın, Barış Anneleri İHD Bölge Temsilcisi Şevket Akdemir, Diyarbakır Göç-Der Başkanı Mehmet Vecih Aydoğan, Tüm-Bel-Sen Diyarbakır Şube Başkanı Medeni Alpkaya, meclis üyeleri ve çalışanlar katıldı. Eylemde açıklama yapan Diyarbakır Göç-Der Başkanı Mehmet Vecih Aydoğan, Türkiye toplumunun AKP hükümetinin hem içeride hem de dışarıda yürütmüş olduğu güvenlik eksenli politikaların kurbanı olmaya devam ettiğini belirterek, "Bir taraftan siyasi ve askeri operasyonların devam etmesi, tecridin tutsaklar üzerinde yürütülmesi, tutsakların cezaevlerinde ikinci bir kez sürgün edilerek yapılan antidemokratik uygulamalar sonucunda ceza içinde cezalandırılmaları kaygılarımızı daha da artırmaktadır. Bu politikaların sonuçları olan gerginlik, çatışma ve şiddet sarmalında yüzen bir toplum olmaktan kurtulamayışımızın acılarını ve kederlerini analar, çocuklar, engelliler ve yaşlılar yaşamaktadır. Kuşkusuz bütün bu yaşananların sorumlusu soruna gayrı ciddi yaklaşan yüzeysel politikalar olmaktadır" dedi.
Şemdinli alanında yaşan operasyonlardan kaynaklı zorunlu göçler yaşandığını ve göç eden yurttaşların barınma ve temel ihtiyaçlarının karşılanmasında sıkıntıların giderek arttığını kaydeden Aydoğan, "Sosyal hukuk devletinde elbette yurttaşların güvenliği, sağlığı, eğitim vb. ihtiyaçları karşılanmalıdır. Ancak ne yazık ki bu doğrultuda gözle görülür somut bir çalışmanın olduğunu göremiyoruz. Eğer adalet buysa böyle adalet olmaz olsun" şeklinde konuştu.
Yapılan konuşmanın ardından 5 dakikalık oturma eylemi yapılırken, 1 Eylül Dünya Barış Günü nedeniyle Diyarbakır'da yapılacak kitlesel mitinge katılım çağrısı yapıldı.
Hizmet binası önünde yapılan "Kara Perşembe" eylemine Kayapınar Başkan Vekili Fevzi Yetkin, Başkan Yardımcısı İhsan Avcı, BDP ilçe Eş Başkanı Aygün Taşkın, Barış Anneleri İHD Bölge Temsilcisi Şevket Akdemir, Diyarbakır Göç-Der Başkanı Mehmet Vecih Aydoğan, Tüm-Bel-Sen Diyarbakır Şube Başkanı Medeni Alpkaya, meclis üyeleri ve çalışanlar katıldı. Eylemde açıklama yapan Diyarbakır Göç-Der Başkanı Mehmet Vecih Aydoğan, Türkiye toplumunun AKP hükümetinin hem içeride hem de dışarıda yürütmüş olduğu güvenlik eksenli politikaların kurbanı olmaya devam ettiğini belirterek, "Bir taraftan siyasi ve askeri operasyonların devam etmesi, tecridin tutsaklar üzerinde yürütülmesi, tutsakların cezaevlerinde ikinci bir kez sürgün edilerek yapılan antidemokratik uygulamalar sonucunda ceza içinde cezalandırılmaları kaygılarımızı daha da artırmaktadır. Bu politikaların sonuçları olan gerginlik, çatışma ve şiddet sarmalında yüzen bir toplum olmaktan kurtulamayışımızın acılarını ve kederlerini analar, çocuklar, engelliler ve yaşlılar yaşamaktadır. Kuşkusuz bütün bu yaşananların sorumlusu soruna gayrı ciddi yaklaşan yüzeysel politikalar olmaktadır" dedi.
Şemdinli alanında yaşan operasyonlardan kaynaklı zorunlu göçler yaşandığını ve göç eden yurttaşların barınma ve temel ihtiyaçlarının karşılanmasında sıkıntıların giderek arttığını kaydeden Aydoğan, "Sosyal hukuk devletinde elbette yurttaşların güvenliği, sağlığı, eğitim vb. ihtiyaçları karşılanmalıdır. Ancak ne yazık ki bu doğrultuda gözle görülür somut bir çalışmanın olduğunu göremiyoruz. Eğer adalet buysa böyle adalet olmaz olsun" şeklinde konuştu.
Yapılan konuşmanın ardından 5 dakikalık oturma eylemi yapılırken, 1 Eylül Dünya Barış Günü nedeniyle Diyarbakır'da yapılacak kitlesel mitinge katılım çağrısı yapıldı.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)